11 Kasım 2012 Pazar

Hayatimda ilk defa çıplaklar plajina gittim.

7 Ekim 2011

Bugün hayatımda ilk defa bir çıplaklar plajina gittim.

Değişik bir deneyim.
Geliştirici, zenginleştirici mi? Değil belki...

Daha çok zincirleri kırdırıcı...
Önceki öğrenmişlikler ve bilinçaltimiza yerleşenlerle yapamayacağımızı sandığımız bir çizginin önünde durup, o çizgiyi aştırıcı...

Nil'in şarkısındaki gibi "Ben buraya çıplak geldim" diyenlere, her ne olursa olsun vücuduyla barışık olanlara, kiyafetsiz oldugu için kendisini kifayetsiz saymayanlara, savunmasiz hissetmeyenlere, din, kültür, ahlak ve benzeri düşünme biçimleriyle kendisine sınır getirmeyenlere...

Ya da, sadece, yalın ve basitçe, benim gibi, tek amaci vücudunda bikini izi olmadan güneşlenmek isteyenlere...

Dikkatinizi çekmek isterim!

Çıplaklar plaji dedigimiz yer, öyle herkesin soyunup topluca sevistiği bir yer degil.

Normal bir plajda ne oluyorsa, insanlar neler yapıyorsa orda da o.
Herkes yine yüzüyor, kahvesini içiyor, kitabini okuyor, body board'la oynuyor, günesleniyor. Burda da aynen o. İnsanlar çıplak oldugu için normalin dışında hiçbir sey yok.

Çıplaklar plaji dedigimiz yer, sadece insanlarin üzerlerinde kiyafet olmadan deniz günes keyfi yapmak istedikleri bir yer.

Cinsel hiçbir ama hiçbir yani yok. Normal bir plajdan farkı yok.

(Bu açiklamayi, bu yaziyi yazdiktan sonra kulaklarima inanamayacagim türden aldığım sorular dogrultusunda yapma geregi duydum.)

Makena Koyu'nun iki kardesi Big Beach ve Little Beach

Big Beach ve Little Beach... Yanyana, dipdibe...
Makena Koyu'nun birbirinden guzel iki doğa harikasi.
Ayni ailenin biri büyük biri küçük, iki çocuğu gibi...
Onlari ayiran minicik, daracik, çetrefilli, yukari dogru tirmanmayi gerektiren bir geçit.

Big Beach cenetten bir parça. Gelmeyen, gormeyen, burada bir kez denize girmeyen, plajinda yurumeyen yok.
Little Beach te cennetten bir parça ama kardesine nazaran daha içedonuk, daha kendi halinde...

 Makena beach 3

Little Beach'e karadan yol yok yani araba yolu yok...

Illa ki Big Beach'in sonuna kadar yurunecek, o daracik yola, tunel gibi yere girilecek, tirmanilacak, engeller asilacak... Oyle varilacak.
Ve o hayattan kopmus, herseyden izole olmus, hiçkimsenin bulamayacagi bir doga harikasi varmis ta yalnizca azmedenler onu bulmus denilecek...
Bambaska bir dinamigi olan, hiçbir yere benzemeyen minik bir koy burasi. Ciplaklar plaji...

Biraz sinirlari zorlamak, hatta disina çikmak, bir fantezi...

Herkes bildigimiz çiplak...
Ama bu ne rahatlik, kimsenin kimeye baktigi yok, kimsenin kimseyle ilgilendigi yok. Yadirganacak hiçbirsey yok.
Sanirsin herkes derisini giymis ustune.
Zira zaten kimse çiplak degil.
Mahremiyet ozel degil. Kimsenin gormemesi gerektigini sandigin, herkeste olan seyler. Burada o kadar da ozel, gizemli degil.
Bu, aykirilik degil, hippilik degil, modern toplumu reddetmek hiç degil.
Birazcik sinirlari zorlamak belki de, gundelik hayatin, siradan olanin disina çikmak.

Bir fantezi...


Engelleri astik, tunellerden geçtik, kayalari tirmandik ve vardik iste.
Uzerimizde deniz kiyafetlerimiz, yuruyoruz...

Sadece giysilerimizden degil tum blokajlarimizdan soyunuyoruz...

Bir seyi hemen fark ediyoruz.
Burada çiplak olmak degil, giyinik olmak dikkat çekiyor.
Uzerinde hâlâ kiyafet varsa insanlar sana garip garip, hatta sorgular gibi bakiyor.
Ne zaman soyunacaksin? Burayi, bu ortami merakindan mi geldin? Yoksa sen soyunamiyor musun? Utaniyor musun? O halde burada isin nedir? insani giyinik olduguna pisman ediyor zaten.

De... Bir musade edin yahu. Soyunucaz biz de.
Soyle havlularimizi serebilecegimiz uygun bir yer ariyoruz.
Ve buluyoruz. Basliyoruz yavas yavas soyunmaya...

Sadece giysilerimizden degil, blokajlarimizdan, deger yargilarimizdan, utanma duygumuzdan, mahrem olgusundan bir bir soyunuyoruz...

Benim için daha kolay oluyor, spordan gelen bir aliskanlik. Avrupa'da alistim buna. Spor salonunda herkes spordan sonra tamamen soyunup dusuna gidiyor. Kimsenin takildigi bir mesele degil. Cok dogal.
Sevgilim için biraz daha zor oluyor haliyle.
Ama tum olay uzerimizden kiyafetleri atana kadar...
Sonra kalabaliga karisiyor ve gorunmez oluyoruz.
Burada 100 kisinin ortasinda çirilçiplak duran sanki biz degiliz.

Soyunduk, oturuyoruz, gunesleniyoruz. Da...
Soyle bir sere serpe yatamiyoruz yine de, bir tutukluk var.
Bu sapsallik fasli da etaplardan biri olmali, olacak elbette. Geçecek...

Ayyy çok afedersiniz çiplagim su anda sosyallesemeyecegim...

Derken yanimizdaki adam ve Asyali genç sevgilisi bizim Fransizca konusmalarimiza kulak kabartip basliyorlar bize soru sormaya. Klasik: Nereden geliyorsunuz, ahh ben Paris'e bayilirim, bilmem kaç senesinde gitmistim surayi gormustum; bir de biliyorlarsa, lugatlarindan birkaç kelime Fransizca çikartiyorlar...

Eeeee iyi de... çiplagiz yahu...
Yani boyle çiplaklar kampinda yeni arkadas edinmek te biraz tuhaf oluyormus itiraf etmek gerekirse.
Hani ne gerek var burada sosyallesmeye...
Zaten bu kadar insani tanimadigimiz için ve tam da bu durumdan beslenerek çiplakliga bu kadar kolay kendimizi teslim edebiliyoruz. Sosyal bir ortamda olmadigimiz için. Orasi ozel bir yer oldugu için...
Sosyallesme, yeni bir insanla tanisma gundeme gelir gelmez utanma duygusu da bedende yerini hemen aliyor haliyle..

Ay çok afedersiniz, çiplagim, su anda sizinle konusamayacagim, demek durtusu geliyor. Bu durtuyle hareket ediyor ve bu asmis Amerikalilar'la, lafi kisa keserek arkadaslik etmiyoruz.

Kusura bakmayin, biz daha o kadar asamadik...

Ciplaklar plaji arkadas arkadasa gelinecek bir yer midir?

Gozum su ilerideki 3 Japon'a takiliyor. 2 erkek 1 kiz.
Yaslari 25'i geçmez, belki daha kuçuk, hatta ogrenci gibi bir halleri var.
Gozlemliyorum gozlemliyorum, nasil bir iliskileri oldugunu anlayamiyorum.
Yani kiz bu erkeklerden birinin sevgilisi mi? Ki, degil gibi duruyor.
Ki, oyle bile olsa ya da olmasa boyle bir yere 2 normal erkek arkadasinla ya da sevgilinle ve sevgilinin bir erkek arkadasiyla nasil gelinir? sorulari kafamda dolaniyor...

Goruyorsunuz ya, açik fikirliligin de kapandigi bir yer var demek ki...

Ciplaklar kampina geldik, soyunduk tamam, ancak henuz asamadigimiz bir "sosyal barikat" var demek ki.

Derken bir de bakiyorum bu 3'u, çiplak bir sekilde boydan fotograf çektiriyorlar.
Once hep beraber. Daha sonra çesitli kombinasyonlar halinde; 2 erkek, sonra kiz çocuklarin once biriyle, sonra digeriyle... Pozlar veriyorlar.

Hadi sevgilinle fantezik resimler olsa bunlar bir nebze anlayabilecegim...
Aklim almiyor. Insan boyle bir yerde arkadaslarla, hem de grup halinde, neden fotograf çektirmek ister?
Ne yapacaksiniz o fotograflari? Kime gostereceksiniz?
Facebook'a mi koyacaksiniz?

Gerçi bunlar Japon; fanteziler ve fetisler kulturu, ulkesi.
Bunlardan bu manada hersey beklenir.

Ciplaklik hadi neyse de, isin sosyal boyutu beni asar...

Iyisi mi ben kalkip bir denize gireyim.
Ciplaklar plajinda çiplakligin tadini çikarayim. Sahilde kumlara soyle bir uzanip gunesleneyim.

"Ben buraya çiplak geldim." gelmesine de...

Cicili bicili, ipli, renkli, desenli bikinilerimi ozledim...


Hawaii'den giderken...

Sevince zaman çabuk geçmez..

HULA Dansi

Adada hayat bir baska guzel

Sadece ask var...

Cennet HAWAII olmali...

Honolulu Waikiki Plaji


Dunya Turu (7) LOS ANGELES

Dunya Turu (6) SAN FRANCISCO

Dunya Turu (5) ROAD TRIP ( Grand Canyon, Zion Canyon, Bryce Canyon Monument Valley, Yosemite...)

Dunya Turu (4) LAS VEGAS

Dunya Turu (3) BAHAMAS

Dunya Turu (2) MIAMI

Dunya Turu (1) Balayi

1 yorum:

  1. ciplaklik o kadarda buyutulecek bir husus degil aslinda , belki alisana kadar zor ama alistiktan sonra gayet dogal

    YanıtlaSil