26 Eylül 2013 Perşembe

FALIRAKI: Kumlarına uzanmaya geldim...

Bugün istikamet: FALIRAKI.

Rodos Adası'nın başkenti Rodos şehrinden 15 km uzaklıkta.

Yine biniyoruz otobüse, sadece 2.20 Euroya Faliraki plajının önüne kadar götürüyor.



Faliraki de Lindos gibi Rodos'un en önemli turistik beldelerinden birisi.

Dünyanın dört bir yanından insanlar, yemyeşil bitki örtüsünün içine saklanmış nefis Faliraki plajlarinda keyif sürmeye geliyorlar.
Sadece deniz-güneş mi?  Faliraki'de birçok ünlü gece klübü de bulunuyor. Sabaha kadar eğlence garanti...

Burası Lindos gibi buram buram tarih kokmuyor. Lindos gibi sihirli bir atmosfer yok.
Daha yeni bir yerleşim. Çevrede çok sayida turistik tesis bulunuyor.


Yunanistan'in en guzel plajlarindan birine sahip. Tam 4 km'lik bir kiyi seridiyle göz dolduruyor Faliraki Plaji. Su berrak. Tam anlamiyla su bi içim su... Ancak deniz yine git git bitmiyor denizlerden...
Kumsaldaki sezlonglar içiçe, dipdibe değil. Plaj genis ve uzun, kocaman. Herkese yetecek kadar yer var.

Kumlara sere serpe uzanmak...

Ve denizin dibinde sahil boyunca havlusunu sermis, incecik kumlara uzanmis insanlar kervanina biz de katiliyoruz. Tavsiye ederim. Siz de kuma serilin.
Incecik kristal kumlarin uzerine soyle sere serpe bir yatiyorum, kendimi bir teslim ediyorum dogaya...

Aman aman o nasil güzel bir sicaklik öyle sırtımdan tüm bedenime yayılıyor...
Nasıl yumuşacık nasıl zarif, ben uzanıyorum, o benim şeklimi alıyor.
Her kıvrımımla kıvrılıyor kumlar şifali kumlar...
Vücudumun en ücra köşesinde kalmış en ufak negatif enerjiyi alıyor bu kumlar...
Kafa hafif, beden hafif...
 
Akşamüstü plajdan çikip Faliraki merkezde dolasiyoruz. Bir yandan da Avrupa Basketbol Sampiyonasi 19'daki maç için bir sports bar ariyoruz.

Plajdan tam çıkmışız ki bir panoda ne görüyorum?
Meğer buraya 2 km uzaklikta bir çıplaklar kampı varmış...
Hawaii'deki çiplaklar kampı deneyimimden sonra gittiğim her yerde bunu bir kere daha yasamanin firsatini kolluyorum.
Insanin sinirlarini zorlayan, cesaret çitasini bir barem daha yukari taşıyan bir deneyim. Yazisi da var.
Hayatimda ilk defa çiplaklar kampina gittim.

Faliraki'ye Mandomata Beach için tekrar gelmemiz gerekiyor yani. Bu sefer vakit olmayacak.




Faliraki yesil parklari, bahçeleri bol bir yer. Genel olarak Rodos çok yesil bir yer zaten.
Faliraki'nin ortasinda bir parkta guzel bir heykel goruyoruz.
Bu heykelin Turkiye'nin herhangi bir yerinde barinabilme olasiligi nedir acaba diye kendime sorup, resmetmek ve sizlerle paylasma istegi duyuyorum...


Daha sonra maçimizi seyretmek uzere bir sports bara yerlesiyor ve rosé'lerimizi siparis ediyoruz.
Degmeyin keyfimize...



























Faliraki civarinda gorulecek yerler:

Ladiko - Anthony Quinn Bay:
Hiç suphesiz Anthony Quinn Koyu Rodos adasinin en taninmis, en unlu ve en guzel koylarindan biri. Anthony Quinn "Navarone'nin Toplari" filmini çevirirken bu bolgenin guzelligine hayran kalmis ve hayati boyunca da devamli gelir olmus. Bu nedenle koya onun adini vermisler.
Denizinin berrak sulari içinde adacik gibi duran sarp kayalarla çevrili gidilmesi gereken bir yer.

 

Afandou Kasabasi:
Adanin hareketli merkezinden uzak Afandou kasabasina mutlaka ugramali. Turizme ragmen orf ve adetlerine bagli bir yerli halk gorulur. Cakil taslari olan bir sahili vardir. Buranin suyu aniden derinlesir. Yaniiii tam bizlik !!!

Archengelos Koyu:
Rodos'un en buyuk ve en onemli turistik sayfiye koyudur. Ortaçag doneminde kurulan koyun yerinin seçimi tesadufî olmamistir. Denizden hafif uzakta olmasi sik sik gelen korsanlardan korunmasi içindir. Burada bulunan Venedik Kalesi ve Achengelou Kilisesi gorulmeye deger yerlerden.

FALIRAKI: Kumlarina uzanmaya geldim...

RODOS: Kiskirtici bir kadin

LINDOS: Burada hayat durmus...

Rodos'ta bu aksam kalacak yerimiz olmadigini duymayan kalmadi.

Yine geliriz... Nasil olsa komsu kapisi...

Basketbol maçi ararken Rodos'u fethettik.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder