15 Kasım 2009 Pazar

Birkan'in dogumgunu gecesi

Paris'in boyle havalarini cok seviyorum. Kasim ortasinda bir cumartesi sabahi gokyuzu masmavi ve ortalik gunluk guneslik. Hava soguk bile degil. Izmir'i aratmayan bir gun. Sahane! Havanin boyle keyifli olmasini firsat bilip spora giderken mor kulotlu corabimi ve mini etegimi giymeden edemiyorum. Uzerimde de mor ceketim, pek bir fiyakaliyim canim:)

Aksama Birkan'in dogumgunu partisini kutlayacagiz. Montreuil'de Melodie Restaurant'ta. Aman Birkan nerden cikti bu Montreuil? Valla Montreuil'e en son ayak basisim ve son anim 3 yil evvel, bir geceden sonra yakin bir arkadasimin gozumuzun onunde arbasini serserilere caldirmasidir. Hani cok ta niyetli degildim gitmeye ama... Birkan 21'de arayip "Ayyy nerdesin sekerim, mezeleri servis ettiricem seni bekliyoruz"demesiyle kalkip gittik mecruben.

Aman iyi. Yer o kadar sakat degil. Zira evden cikmadan evvel acaba cep telefonumu ve banka kartlarimi yanima almasam sadece ihtiyacim kadar para ve metro kartimi yanimda bulundursam mi hesaplari yapiyordum. Ben iceri girer girmez mezeler servis edildi, insanciklar yazik 21.30'a kadar birsey yememisler, Birkan servis yaptirmamis.
Mezeler iyi degil, bir kere cok yagli. Mucver haric hicbirsey memlekette yedigimiz gibi degil. Nerden cikti yogurt yerine her mezeye mayonez koymak? Her neyse.. Karisik izgara servisi guzeldi. Genel olarak Melodi Restaurant'i ben sahsen begenmedim.

Gecenin orijinal yani, yan masaya oturan 2 Italyan tiyatrocunun grubumuza bulasmasiyla baslayan bir kaynasmaydi. Siz nece konusuyorsunuz? Ben burayi Lubnan restauranti saniyordum. Bu musakka yemegi turk mu? tarzi laf atmalarla bir de baktik gecenin sonunda bizim masadalar. Gitar calarak Italyanca sarkilar soyluyorlar biz de dans ve alkislarimizla onlara eslik ediyorduk...

Ne eksisi ne artisi olmayan siradan cici bir aksamdi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder